Japon Hükümeti Tahvil Planlarını Revize Ediyor
Japon tahvil piyasasındaki kırılganlık, hükümetin mali planlarını öncelikli hale getirdi. Japonya, 2024 mali yılı için tahvil ihracını 500 milyar yen azaltarak, toplam tahvil arzını 171,8 trilyon yen seviyesine düşürmeyi hedefliyor.
Reuters’ın incelediği plan taslağına göre, özellikle 20, 30 ve 40 yıl vadeli süper uzun tahvillerde kesinti yapılacak. Her vade için aylık satışlar 100 milyar yen azaltılacak. Uzmanlara göre, bu adım son dönemde yükselen uzun vadeli faiz oranları ve azalan taleple bozulan arz-talep dengesini yeniden sağlamaya yönelik bir önlem.
Merkez Bankası ve Faiz Politikası Etkili Oldu
Japonya Merkez Bankası’nın tahvil alımlarını azaltma hızını düşürme kararı da hükümetin tedbirli yaklaşımını şekillendirdi. Özellikle yüksek faiz ortamında yatırımcıların uzun vadeli risk almaktan kaçınması, süper uzun tahvillere olan ilgiyi önemli ölçüde azaltmıştı.
Sadece Japonya Değil, Küresel İstikrar İçin de Kritik
Ekonomistler, bu gelişmenin sadece Japonya için değil, küresel finansal istikrar açısından da yakından takip edilmesi gerektiğini vurguluyor. Çünkü Japonya, dünyanın en büyük kamu borç stoklarından birine sahip ve bu devasa borcun ödenememe riski, küresel piyasalar üzerinde de etkili olabilir.
Kısa Vadeye Dönüş, Krizi Öteleyebilir mi?
Uzun vadeli tahvillerdeki kesinti, kısa vadeli borçlanma araçlarının artırılmasıyla telafi edilecek. Hazine bonoları ve bireysel yatırımcılara sunulan tahvillerin hacmi artırılarak piyasaya güven tesis edilmeye çalışılacak.
Geçici Bir Rahatlama
Ancak uzmanlar, bu yaklaşımın geçici bir rahatlama sağlayabileceğini düşünüyor. Japon ekonomisindeki yaşlanan nüfus, düşük büyüme hızı ve deflasyon riski, yapısal reformlar olmadan sadece tahvil programındaki teknik ayarlamalarla çözülemeyecek derin sorunlar olarak öne çıkıyor.
Japonya’nın tahvil piyasasındaki bu hamlesi, küresel yatırımcıların Tokyo’ya olan ilgisini arttırdı. Eskiden “süper güvenli” olarak kabul edilen Japon tahvilleri, artık küresel bir krizin kıvılcımı olabilir mi sorusu tekrar gündemde.